Gizli Şekerin Zararları

Gizli Şekerin  Zararları

Gizli şeker, diyabet öncesi anlamına gelmektedir. Diyabet rahatsızlığından kaçınmak için gizli şekeri olan kişilerin kesinlikle beslenmeye dikkat etmesi, kilo vermesi, sağlıklı gıdalar tüketmesi, egzersiz yapması  gerekmektedir. Öncelikle kalp, beyin, böbrek ve göz olmak üzere doku ve organları tahrip eden şeker hastalığının bu tahribatlarının değişmeyen iki asli özelliği bulunmaktadır. Birincisi yavaş ancak içten olması ve diğeri de kalıcı ve sürekli ilerleyen bir süreç göstermesidir. Eğer devamlı tatlı yeme isteğiniz varsa, öfkelenme ve aniden sinirlenme, halsizlik, psikoloji değişikliği yorgunluk ve sıkıntı olması gibi özelliklere sahipseniz, anne ve babanızda şeker hastalığı veya hızlı kilo alma, ağız kuruması ve çok su içerek idrara gitme durumlarını yaşıyorsanız, gizli şeker rahatsızlığının aday kişilerinden olabilirsiniz. Peki bu gizli şeker zararları nelerdir, insanları nasıl etkilemektedir açıklayalım.

 

Gizli Şeker Zararları Nelerdir?

  1. Göz bozukluklarının yaşanması: Diyabetik retinopati nedeniyle şeker hastalarının gözlerindeki retina yani ağ tabakaları ciddi derecede hasar görerek, görme kaybına sebep olabilmektedir. Başlarda anlaşılmasa bile zaman ilerledikçe gizli şeker hastası ve şüphesi taşıyan herkes düzenli göz muayenesini yaptırmalıdır.
  2. Ayaklarda görülen yaralar: Tırnakları keserken bile yapılacak en küçük bir hata sonucu yaralanma meydana gelirse, mikrop kapma riski oldukça fazla olmakta ve ayakta oluşan yaralar da oldukça geç kapanacaktır.  Gizli şekerin en büyük etkileri arasında sayılan yaraların kapanma sürelerini uzatma etkisi, özellikle yaşlı hastalarda bacaklardaki kan ve dolaşımın azalmasıyla derileri de daha hassaslaşmasıyla daha ciddi durumlar ortaya çıkarabilir.
  3. Damar sağlığının olumsuz etkilenmesi: Şeker hastalığının yağ asidi düzeyi ve kan şekeri düzeyi arasındaki değişkenlikten kaynaklanması, damar sağlığı açısında sorunlara sebep olabilmektedir. Dolayısıyla, bu kişiler düzenli olarak şeker kontrollerini yaptırmalıdır. Atardamarların kalınlaşıp sertleşmesinden ötürü, dolaşım yetersizliğinden kaynaklanan sorunlarda şeker hastalığı rol oynamaktadır. Bu durumda da kalp ve damar ağrıları sonucunda kalp krizi riski de artmaktadır.
  4. Böbreklere zararı:  Şeker hastalığı denince tahribat oluşturulan organların başında gelen böbrekler, özellikle erken yaşta yakalanılmış bir şeker hastalığı durumunda, oldukça büyük tahribata uğrayabilmektedir. Böbreklerin tahrip olması sonucunda ise tansiyonun yükselmesi de tetiklenebilir.
  5. Sinirlere zararı:  Şeker hastalığının oluşumunda rol oynayan kan basıncının değişkenliği sonucunda, damarlarda meydana gelecek hasarların oluşmasına bağlı olarak da ortaya çıkan dolaşım bozukluğu problemi,  sinir sistemini olumsuz yönde etkilemektedir. Sinirsel duyarlılığın azalması sonucunda, kişilerin bünyeleri sıcaklık değişimleri gibi koşullara karşı duyarsız hale gelebilmektedir.

İlgili Makaleler

Bir Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir